Yazılar

Kısmet Bağlanır mı?

İslami kına gecesi, Düğün, nisan, Sünnet 0542 511 12 11

İslami kına gecesi organizasyonu fiyatları 

Evlilik de Allah’ın muhkem emirlerinden biridir.

Herkesin kiminle evleneceğini, nasıl evleneceğini, nasıl yaşayacağını, boşanıp boşanmayacağını, ne zaman öleceğini; hepsini yazmıştır Allahu Teâlâ.

Hiç kimse farklı bir şey beklemesin!

Hâşâ! Allah’ın kaderini hafife alacak, mü’minin ağzından çıkması imansızlık sayılacak bir sözü de hiç kimse kullanmasın.

Bağlamak, çözmek inek için olur; insanın kaderini kimse bağlayamaz, kimse de çözemez. Öyle bir şey de yoktur. Bunlar iman zafiyetinden, bilgi zafiyetinden, dini koca karılardan ya da ihtiyarlardan öğrenmekten kaynaklanan şeylerdir.

Kimseye Allah “Yirmi beş yaşına gelince senin işin tamam.” diye bir taahhütte bulunmamıştır.

Herkese “Koşun, yürüyün.” demiştir. Kimini yirmi yaşında çocuk sahibi yapmıştır, kırk beş yaşına geldiğinde de torun sahibi olmuştur. Kimi de altmış yaşına gelir ne çocuğu ne de başka bir şeyi vardır. Kur’an böyle diyor! “Kimine çift veririz, kimine tek veririz, kimine hiç vermeyiz.” diyor Allah. Bize mi sorup da kaderi yazdı? Hayır, nasıl dilediyse öyle yazdı! Fakat herkes bulunduğu halle kazanacak veya kaybedecektir.

“Yirmi çocuğu olan cennete girecek.” Ya da “Çocuğu olmayan cennete girecek.” diye bir kural mı var? Hiçbir şey kesin değildir. Biz son nefese kadar, çalışıp didinmek zorundayız. Son nefese kadar ama!

Kadınlar İçin Güzel Kalmanın Sırrı

Esselamu aleyküm sevgili Keser Organizasyon takipçileri..

Sizlerinde bildiği gibi, medya da her gün kadınlara çeşit çeşit güzellik reçeteleri sunuluyor.

Bizim de bir reçetemiz var..

Tabii biraz farklı, ama onların hepsinden daha etkili.

Dini Kına Gecesi Organizasyon Paket ve Fiyatları

Kevser Organizasyon
İşte güzelleşmenin ve güzel kalmanın sırları:
Her gün gazetelerde, televizyonlarda kadınlara çeşit çeşit güzellik reçeteleri sunuluyor. Kimi bitkisel karışımlar tavsiye ediyor; kimi gelişen tıpla birlikte ortaya çıkan estetik ameliyatlar ve botoks gibi güzellik operasyonları tavsiye ediyor. Ben de bugün kadın okurlarıma, bunların hepsinden daha etkili olacak, güzelleşmenin ve güzel kalmanın sırrını söyleyeceğim, reçetesini vereceğim.
Güzelliğin ana reçetesi KAVGADAN KAÇINMAKTIR.
Çünkü:-
Kavga, kadını çirkinleştirir: Asık yüzlü bir kadın, güzel görünebilir mi?-
Kavga, kadını erken yaşlandırır: Her üzüntü, yüze bir minik bir çizik olarak yerleşiyor; çok kavga ettiğinizde yüzünüz çabuk kırışır. – Kavga, kadını yorar: Kavga sırasında yüksek bir enerji gelir; fakat kavga sonrası kadın birden tükenir, yaşam enerjisi azalır.-

İslami Kına Organizasyon Paket ve Fiyatları

 

Kavga, kadını hasta eder: Gerginlik baş ağrısı yapıyor; bel ya da boyun fıtığının en büyük sebebi de stres.- Kavga, kadının saçlarını döker: Erkekle mücadele, kadında, erkeklik hormonuna artırıyor, bu da kadında saç dökülmesine sebep oluyor.-
Kavga, kadını aptallaştırır:Kadın konuşurken sonuçlarını doğru hesap edemez; en çok kendi üzülür, en çok kendi zarar görür.- Kavga, kadını yalnızlaştırır: Kavga, kadını sevdiğinin gözünden düşürür; kadın bazen kocasıyla aynı evde, aynı yatakta yalnızdır; bazen kocaman bir evde tamamen yalnız kalır.Akıllı bir kadın, önce kendi için, beden ve ruh sağlığı ile mutluluğunu düşünerek kavgadan kaçınır.
Kavga kafamda hiç bitmiyor.” demişti bir hanım, eşiyle tartıştıktan sonraki ruh halini anlatmak için. Kendi halini anlatırken aynı zamanda, kadınların kavga sonrası halini de pek güzel özetlemişti farkında olmadan.
Kadın erkek farklılıkları, hayatın her alanında kendini gösterir. Farklılığın ortaya çıkmasında en önemli etken, beynimizi kullanma tarzımızdır. Kadınlar daha çok beynin duygusal merkezi olan sağ tarafı kullanırken, erkekler mantık tarafı olan sol tarafı kullanırlar.Bu farklılık; kavga öncesinde de sonrasında da çok fazla kendini belli eder. Tartışma esnasında kadın detayları konuşur, erkek sonuca bakar. Çok ciddi bir tartışma değilse iki tarafta sustuğunda erkek için olay bitmiştir. Fakat kadınlar basit bir tartışmayı bile kolay kolay kafasında bitiremez. Konuşulan konular, kadının kafasında döner de döner. Kafada kelimeler doğurur da doğurur. Geçmişte yaşadıkları tatsızlıklar gelir aklına, aynı şeyler için bir kez daha üzülür. Gelecek kaygıları bastırır, evliliği ile ilgili ümidi tükenir.-
Kavga; erkek için acı bir yemekse, kadın için zehirdir.O halde kadın, hem kavga çıkarmaktan kaçınmalı hem de çıkacak olan kavgaya engel olmak için elinden gelen gayreti göstermeli. Kadına yaratılıştan bu yetenek de verilmiş.Fakat günümüzde kadınlar kavga etmekten kaçınmadıkları gibi, kavga çıkarmaya da gayet meyilli davranıyorlar.Kadınlar eşitlik davası ile kışkırtılarak, “Eziliyorsun, kavga ede ede hakkını alacaksın.” diye yönlendiriliyorlar. Öyle ki kavga, günümüz kadının, yaşam dili, olmuş nerdeyse.- Kadın sevilmek istiyor; kavga ediyor.
– Kadın ilgi istiyor; kavga ediyor.
– Kadın anlayış istiyor; kavga ediyor.

Dini Kına Organizasyon Paket ve Fiyatları

 

Bir kaç gün önce “Haber 7” de bu sayfalarda çıkan bir haber vardı:
“Evliliği dır dır bitiriyor
“Ne aldatma, ne şiddetli geçimsizlik ne de aşkın bitmesi. ABD’de yapılan araştırma boşanmaların büyük çoğunluğunun ‘dırdır’dan kaynaklandığını ortaya koydu.”
“New yorkta bir merkezde Davranış Bilimleri ve Psikoloji Bölümü Başkan Yardımcısı olan Scott Wetzler, bu açıklamayla birlikte “kadınlar neden ‘dır dır’ eder?” sorusuna da şu yanıtı veriyor: “Karşısındaki kişilerden istedikleri şeyi alamayacağını düşünen kadınlar, bu kez düzenli bir şekilde ısrar ederek bunu gerçekleştireceklerine inanıyorlar. Aslında bu bir kısır döngü. Çünkü ‘dır dır’ her şeyi başa döndürüyor.”
Batı, baktı aile kurumu çöküyor, kadınlara verilen gazları çekmeye başladı. Kadınları erkeklerle eşit yapmaya uğraşırken, ne kadar kavgacı yaptıklarını daha yeni fark ettiler, geçmiş ola. Şimdi Batı; başarılı, kariyer sahibi, yalnız ve mutsuz kadınları aile yuvasına sahip çıkmaya çağırıyor. “Susun” diyor kadınlara “biraz susun, gitmez bu evlilik hayatı erkeklerle böyle kavga ederek” diyor.Fakat kadınların çoğu, kavganın bunca zararına rağmen “susun” diyeni sevmiyorlar. Nerde kavgayı kışkırtan varsa, onu dost zannediyorlar. Ağaçtan düşmüş yaralı bir kuş gibiler, dostu düşmanı ayırt edemiyorlar, yardım etmek isteyeni gagalıyorlar.

İslami Kına Gecesi Organizasyon Paket ve Fiyatları

Hayat kullanım kılavuzumuz, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerîm de bize,
“Evin reisi erkektir; iyi kadınlar eşlerine gönülden saygı gösterenlerdir.” (Nisa, 4/34)
buyururken, mutluluğun reçetesini de vermiş zaten Yaradan. Batı hidayete erecek galiba yavaş yavaş, Kur’an-ı Kerîm’e geliyor; daha doğrusu ilim Batı’ya Kur’an’ı gösteriyor. İnşallah bu Batı sevdamızla onlar İslam’a gelirken biz gitmeyiz.Batı, bu vesile ile şunu da kabul etmiş oluyor: Aşkın en büyük düşmanı evlilik değilmiş; aşkın en büyük düşmanı, kavga gürültüymüş.Yazının başına dönersek, kadının güzellik ve mutluluk reçetesi “Kavgadan Kaçınmaktır.” Bunun için “Kavgadan kaçınma diyeti” yapmak gerekiyor:
Diyetimizin ana şartları, “asık yüz yok, eleştiri yok, suçlama yok, savunma yok, şikayet yok” Bunlardan uzak durun.”Tatlı dil, güler yüz, takdir ve teşekkür serbest.” Bolca kullanabilirsiniz.
Erkek tarafından çıkarılacak kavgaları önlemek için de “kibarca susma hapı” kullanın. Hapın kısa vadede biraz yan etkisi vardır; nefse ağır gelebilir, gurur, kibir ayaklanabilir; fakat bu tepkileri bastırırsanız, hapın faydasını çok göreceksiniz. Bu hap, sizi uzun vadede zarardan koruyacaktır. “Kibarca susma hapı” nın başka hiçbir yan etkisi yoktur, tamamen doğaldır ve çoğunlukla işe yarar.Biliyorum yine “kavga sever kadınlar” itiraz edecekler: “Erkeklerin hiç mi suçu yok? Kavgayı hep kadınlar mı çıkarıyor? Saygı duyacak erkek yok, kötü kocayla da mı kavga etmeyeceğiz?..”diyecekler. Bu soruların cevabını ben vermeyeyim, siz kendiniz bulun. Şu yukarıda verdiğim diyeti bir uygulayın, hanımlar. Merak etmeyin ölmezsiniz. Garanti veriyorum, zarar görmeyeceksiniz.
Fakat belki “çok sevilen, çok güzel bir kadın olacaksınız.” Denemeye değmez mi?

KEVSER ORGANİZASYON


 Kaliteli, Güleryüzlü, Zamanında ve Sorunsuz Hizmet

Hanımını İhmal Eden beyler !!!

Esselamu Aleykum..
Saygıdeğer beyefendiler ve kıymetli hanımefendiler….
 www.kevserorganizasyon.com sitesinin editörü olarak, oldukça yoğun ve yorucu geçen bir günün ardından, üstelik gribal ve birkaç da ufak tefek rahatsızlıklarıma rağmen,
“işimiz sadece organizasyonla bitmiyor, evlilik öncesi ve sonrasında da insanlara karşı sorumluluklarımız var”
diye düşünerek, yeni bilgiler eklemek ve sitemizde güncellemeler yapmak üzere bilgisayar başına geçtim..
Evlilik ve Aile hayatı ile ilgili birkaç yazı okuduktan sonra, bir yazarın başından geçen bir hadiseye rastladım..
beni oldukça etkileyen bu hikayeyi sizlerle de paylaşmaya karar verdim..
özellikle beylere hitap eden bu yazımızı okumanızı ve dostlarınızla paylaşmanızı istirham ediyorum..
bende hızlıca yazıyı sitemize ekleyip bilgisayar başından kalkayım.. evdekilerle biraz muhabbet iyi gider.. 🙂

Dini Kına Gecesi Organizasyon Paket ve Fiyatları

İşte hikayemiz..
Bir hanımefendi masadaki kitapların içinden Yeni Aile İlmihali’ni alıp evire çevire inceledikten sonra beyi ile anlaşamadıkları bir konuyu şöyle anlatmaya başladı

 Beyim büyük bir işletmede müdür. Kendisiyle her konuda anlaşıyoruz. Çok iyi bir insandır. Ancak bir konuyu bir türlü düzeltemedik. Akşam eve gelince işiyle ilgili dosyalar getirip açar, erken bitirirse bu defa da televizyona veya internete kilitlenir, benimle konuşmaya fırsat bulamadan da uykusu gelir, gidip yatağına uzanır. Böylece ben gündüz de yalnızım, akşam da yalnızım evde. Bunu bir türlü düzeltemedik. Kendisine sizin Aile İlmihali’nizi anlattım, Peygamberimizin aile hayatından örnekler çok net anlatılmış, bize de ışık tutabilir, alalım dedim. İtirazlı cevaplar verdi:20170906_191723– Bizim sorunlarımız dedi bu asra ait. O çözümler ise o asra ait. ‘Televizyon asrının sorunlarına o asrın çözümleri çare olabilir mi?’ diye de soru sordu. İşte kendisi de geliyor, bu konuda size de soru sorabilir.

Az sonra hürmetli, saygılı bir beyefendi geldi karşıma, selam ve saygıdan sonra, hemen konuya girdi.

– Sizin Yeni Aile İlmihali’nizi tavsiye ettiler, onu almak için geldik, ancak şöyle bir sorum olacak size. “Aile içi anlaşmazlıklara gösterilen çözümler geçmiş asra ait çözümlerdir. Biz ise şimdi televizyon, Telefon ve İnternet devrinin aile sorunlarını yaşıyoruz. Bunlara çözüm getirebilir mi o devrin örnekleri? Bunu merak ediyorum doğrusu,” dedi.

– İsterseniz dedim o devirden bir örnek arz edeyim televizyon devrinin aile reisine. Bakalım bir ölçü verir mi, bir çözüm sunar mı bu asrın insanlarına bir görelim.

– Buyurun merakla dinleyeceğim sizi, dedi.

– Peygamberimiz dedim, gün boyunca mescidinde ashabının işleriyle meşgul oluyor, çoğu zaman yatsıdan sonra evine dönebiliyordu.

Bir gün yine yatsı namazından sonra evine geldi, şöyle bir müddet dinlendikten sonra ailesinden izin isteyerek dedi ki:

– Aişe! İzin verir misin, Rabb’imle baş başa kalıp biraz namaz kılayım?

Aişe validemiz (r.anha):

– Ya Resulallah dedi, akşama kadar seninle konuşmayı çok özlüyorum. Birlikte sohbeti hiçbir şeye feda etmem. Ancak Rabb’imle baş başa olayım diyorsunuz, öyle ise namazınıza mani olamam. Buyurun namazınızı kılın. Ben bekleyeyim.

Burada dikkatinize arz etmek istediğim husus şudur:

– Resulullah (sas) Hazretleri, namaz kılmak için neden hanımından izin istiyor? Namaz için de hanımdan izin istenir mi? Siz ne diyorsunuz bu izin isteme olayına?

– Sahi neden namaz için izin istedi acaba? Ben de merak etmeye başladım doğrusu.

Dini Kına Gecesi Organizasyon Paket ve Fiyatları

– Çünkü yatsıdan sonraki saatler ailesine ayıracağı saatlerdir. Ailesinin saatlerini kullanmak ancak yine ailenin izniyle mümkün olmaktadır. İzin vermeseydi demek ki nafile namaza dahi durmayacak, onunla oturup konuşmayı tercih edecekti. Ne dersiniz bu örneğe? Geçmişten gelen bu örnek, yatsıdan sonra ailesini ihmal ederek televizyona kilitlenen çağdaş aile reislerine bir sınır çiziyor, bir ölçü veriyor mu? Hakları var mı bu aile reislerinin hanımlarına ait vakti saatlerce İnternete ve Televizyona kilitlenerek harcamaya? Sonra da konuşmadan yatıp uyumaya? Hanımı gündüz de gecede yapayalnız bırakmaya?

Bu sorulardan sonra ayaklarının ucuna bakarak düşünmeye başlayan müdür bey, neden sonra başını kaldırıp hanımına şöyle seslendi:

– Hanım! Hocamızın keşfi açık galiba! Akşamları seni ihmal ederek televizyona kilitlenişimi keşfetmiş olacak ki itirazı mümkün olmayan çarpıcı bir örnekle beni uyardı. Aile İlmihali’ni al da akşamları birlikte okuyalım. Galiba, günümüzdeki yanlışları düzeltecek yegâne örnekler de bunlar olsa gerektir. Şimdiye kadar biz farkına varmamış olsak da.


Kitap fuarındaki okur-yazar sohbetinden bir hatıra arz etmiş olduk. Bilmem size de bir mesajı var mı bu olayın?

Dini Kına Gecesi Organizasyon Paket ve Fiyatları

KEVSER ORGANİZASYON


 Kaliteli, Güleryüzlü, Zamanında ve Sorunsuz Hizmet

 

kendinizi eş olarak alır mıydınız?

 20170821_221355
 Hanımlar!!
Eğer erkek olsaydınız kendinizi eş olarak alır mıydınız?
Şu anki eş halinizi göz önüne alarak cevaplayın. Eşinizle ev haliniz; iletişiminiz, konuşmanız, yürüyüşünüz, bakışınız, güler yüzünüz, ev içi giyiminiz, kuşamınız, harcamalarınız, kendi öz bakımınız, eşinize sunduğunuz görsellik ve cinsel hayatınıza verdiğiniz değer yani kadınlık yönleriniz ve bir problem çıktığında tavrınız, kocanıza karşı tutumunuz, gösterdiğiniz saygı, insanlık yönleriniz; yani ona ve ailesine verdiğiniz değerle hepsini bir arada kendinizi bir gözden geçirerek cevap verirseniz kendinizle ilgili daha doğru değerlendirme yapmış olursunuz. Erkek olsaydınız, karşınızda da şu anki halinizle kadın olarak siz duruyor olsaydınız kendinizi eş olarak ister miydiniz?
Eksiklerinizin farkında mısınız, farkındaysanız düzeltmek için neler yapıyorsunuz?

Beyler!!!
Eğer kadın olsaydınız kendinizi eş olarak alır mıydınız?
Şu anki eş halinizi göz önüne alarak cevaplayın. Eşinizle iletişiminiz, ona karşı tavırlarınız, kendinize ve eşinize verdiğiniz değer, kendi öz bakım ve ev içi giyiminiz ve tavırlarınız, cinsel hayatınızda ona verdiğiniz değer, erkek olarak duruşunuz, ailenin sorumluluğunu üstlenişiniz, eşinizin ailesi ile ilişkileriniz, eşinizin maddi ihtiyaçlarını karşılamada tutumunuz, onun beklentilerine karşı tavrınız, onun sevgi ve şefkat isteğine verdiğiniz cevap, erkek olarak ona verdiğiniz güven…hepsi bir arada kendinizi bir gözden geçirerek cevap verirseniz kendinizle ilgili daha doğru değerlendirme yapmış olursunuz. Kadın olsaydınız, karşınızda da şu anki halinizle koca olarak siz duruyor olsaydınız, kendinizi eş olarak ister miydiniz?
Eksiklerinizin farkında mısınız?
farkındaysanız düzeltmek için neler yapıyorsunuz?

Bekarlara ise şöyle sorayım.
Siz karşı cins olsaydınız kendinizle evlenmek ister miydiniz?
Cevabı evlendiğinizde eşinizi nasıl bir kadın ya da erkek bekliyor onu düşünerek verebilirsiniz. Bir kadın ya da erkek olarak ona nasıl bir eş olacağınızı düşünüyorsunuz? O sizde neleri bulacak? Sizi neden alsın ya da istesin? Ona nasıl bir eş olacaksınız? Karşıya geçip kendinize bakın. Hangi yönlerinizle kendinizi almak hangi yönlerinizden kaçmak isterdiniz?
İnsan hep beklentilere odaklanıyor, bulamayınca hayal kırıklığı ile öfke biriktiriyor. Oysa beklentiler bir tarafa bırakılıp herkes eşine ne verdiğine, ona nasıl bir eş olduğuna ya da olacağına odaklansa çok daha mutlu yuvalar olur diye düşünüyorum.

Yazar :
Sema Maraşlı